Yaşlanma; iç ve dış faktörlerin veya her ikisinin etkisi sonucu meydana gelen karmaşık biyolojik sürece verilen isimdir. Cildin yaşlanması insanlığın ortak problemi olarak ilk çağlardan beri karşımıza çıkmaktadır.
Günümüz toplum düzeninin getirdiği olumsuz faktörlerdeki artış yaşlanmaya karşı daha hassas bir tutum alınmasında etkin rol oynamaktadır. Cilt yaşlanması 2 şekilde ayrılır: zamana bağlı İç Yaşlanma ve çevresel faktörlere bağlı Dış Yaşlanma.
İç yaşlanmada etkili olan faktörler; genetik, hücre metabolizması, hormonlar ve metabolik olaylardır.
Dış yaşlanma olarak adlandırdığımız yaşlanma türünde etkili faktörler; devamlı ışığa maruziyet, kirlilik, radyasyon, kimyasallar ve toksinler sayılabilir. Bu faktörler ciltte görünüş ve yapısal olarak değişimlere neden olabilirler.
Cilt zamanla sahip olduğu birçok özelliği kaybetmeye başlar. Dış görünüş farkedilir biçimde değişmeye başlar. Yaşlanmış ciltte genellikle; elastikiyette azalma, incelme, cildin parlaklığını ve gerginliğini yitirmesi, lekelenme, sarkma, kırışıklıklar meydana gelir.
Bu durumun meydana gelmesi ciltteki epidermal onarım yapılarının bozunma yapılarından daha yavaş çalışmasından kaynaklanır. Özellikle kollajen yıkımının çeşitli nedenler ile fazla olması buna bağlı olarak kollajen miktarının azalması yaşlanma belirtilerinin ortaya çıkmasında önemli bir faktördür.
Yaşlanmaya sebep olan faktörleri azaltmak yaşlanmanın geciktirilmesinde en etkili noktalardır. Öncelikle deriye hasar veren çevresel faktörlere karşı önlem almak gerekir.
Derinin nem kaybını önlemek, eğer doğal nemlendirici faktörlerin üretimi azalmış ise nemin yerine konması ve su kaybının önlenmesi sağlanmalıdır. Burada etkili olacak destekler almak önemlidir. Yaşlanma karşıtı ürünler dış faktörlerden koruyucu, hücre yenileyici aktif maddeler içermektedir. Seçilecek ürünü, kullanım şartlarını bilmek kısacası profesyonel bir destek almak daha genç ve sağlıklı bir cilt için gereklidir.
